Şaşırtıcı ve davanın devamı açısından endişe verici bir biçimde Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi aşağıdaki karara vardı:
- Gelecek hafta 30.03. ile 01.04.2020 tarihleri arasında yapılacak ana duruşmalar iptal edildi. Diğer duruşma tarihleriyse şimdilik hala geçerliliğini koruyor.
- Müslüm Elma’ya yönelik davanın diğerlerinden ayrılması hakkındaki karar ertelendi. İlkönce Corona salgını sırasında yapılacak bir duruşmanın sanık Müslüm Elma açısından nasıl bir risk içereceği hakkında tıbbi bir bilirkişi raporu alınmasına karar verildi.
- Müslüm Elma’nın savunma avukatlarının itirazına rağmen, Münihli bir avukat zorunlu savunma avukatı, yani zorla dayatılan ve mahkemenin güvenine sahip olan, ancak sanığın güvenine sahip olmayan üçüncü bir avukat olarak atandı.
İlkönce bir bilirkişinin duruşmaların sürdürülmesi halinde Müslüm Elma’nın sağlığının ne kadar tehlikeye atılacağıyla ilgili bir rapor hazırlamakla görevlendirmesine karar vererek mahkeme, savunmanın talebini yerine getirdi. Şimdi konuya gerçekten hakim, öyargısız ve bağımsız bir biçimde rapor hazırlayabilecek durumdaki bir bilirkişinin bulunması ve görevlendirilmesinde ısrar etmek gerekiyor. Mahkeme bilirkişi sorusunun cevabını biliyormuş gibi duruyor; zira zorunlu savunma avukatının görevlendirilmesiyle, davaların ayrılması yönünde ilk adımı attı bile. Mahkeme tarafından seçilen zorunlu savunma avukatının kimliği de manidar: liberal ve “yeşil eğilimli” olarak tanınıyor ama geçmişte bir “Kameradschaft Süd” üyesinin savunmasını üstlenmişti. Ana sanık neonazi Martin Wiese çevresinde örgütlenen grup, Münih’teki Yahudi Cemaat Merkezinin temel atma törenine bombalı saldırı düzenlemeyi planlamıştı. Belli ki Eyalet Yüksek Mahkemesi böylece Müslüm Elma’nın hızlı, sessiz ve sorunsuz bir biçimde hüküm giymesi için uygun bir avukat bulduğu düşüncesinde. Daha davalar ayrılmadan, hatta daha bir bilirkişi bile görevlendirilmeden bir zorunlu savunma avukatının atanması, mahkemenin içten içe şimdiden davaların ayrılmasına karar verdiğine ve yalnızca sanığın sağlığının tehlikeye atılmasının dikkate alındığı adil bir yargılama görüntüsünü kurtarmaya çalıştığına işaret ediyor.Savunma, gerek uygun ve bağımsız bir bilirkişinin aranması sırasında, gerekse zorunlu savunma avukatı atanmasına karşı, mahkemenin sanıkların haklarını kısıtlamak için Corona krizinden faydalanma yönünde attığı adımlara karşı mücadele edecektir.